Bitkisel yağ üretiminde ve tekstil sektöründe çok kullanılan pamuk, doğal yapısı ve faydaları ile dünya genelinde tarımda önemli bir yer edinir. Saf selüloz oranı çok yüksek olan pamuk lifleri kumaş ve dokuma sanayiinde kullanılır. Sağlıklı ürünler elde edebilmek için hem ekim ve büyüme hem de hasat dönemlerinde gerekli önlemlerin alınması gerekir.
Pamuk Özellikleri Nelerdir?
Ebegümecigiller familyasına ait tropik ve çok yıllık bir bitki olan pamuk, çeşidine göre 80-120 cm boylarına ulaşabilir. Çalı görünümünde ve dik yapıda olan bu kazık köklü bitkinin kökü toprak altında 180 cm’ye kadar uzar. Çok yıllık olmasına rağmen pamuğun tek yıllık tarımı da yapılır.
Pamuk bitkisi;
- Kök,
- Sap,
- Yaprak,
- Çiçek,
- Koza (meyve) ve tohum bölümlerinden oluşur.
Yaprakları türüne göre ince ve uzun, geniş ayalı ya da derin oymalı olabilir. Pamuğun meyvesi koza olarak adlandırılır. Tohum ve lifleri de içine alan kozadır. Olgunluk dönemindeki kozalar 5-6 göze sahip olabilir. Kozaların açılması ve hasat döneminin kolay geçmesi için sıcaklığın 15°C’den düşük olması beklenir.
Pamuk Yetiştirme Koşulları Nasıl Olmalıdır?
Pamuk yetiştiriciliğinin verimli olmasını sağlamak için hava sıcaklığı, yağış miktarı, nem oranı, toprak türü ve gün ışığı gibi faktörler göz önünde bulundurulur. Sıcak iklim koşullarında yetişen pamuk, don olaylarının görüldüğü bölgelerde yetişmez. Yetişme süresi 120-200 gün arasında değişen bitki için ideal hava sıcaklığı yaklaşık 15°C ve üzeridir. Sıcaklık ihtiyacı bitkinin büyüme evrelerine göre; su ihtiyacı ise yetişme döneminde toprak özelliklerine göre değişir. Yetiştirme döneminde yeterli yağışın görülmemesi durumunda düzenli sulama yapılması gerekir.
Pamuk genel olarak her toprak türünde yetişse de hasatta yüksek verim alınması amacıyla bazı toprak özellikleri özellikle aranır. Pamuk yetiştiriciliği için toprağın;
- Alüvyal,
- Derin,
- Su tutma yeteneğinin ve geçirgenliğinin yüksek,
- Kolay işlenebilir,
- pH değerinin 6.7-7.5 aralığında ve tuz oranının düşük olması idealdir.
Pamuk Yetiştirme Teknikleri Nelerdir?
Pamuk ekiminde öncelikle yapılması gerekenler, toprak altının işlenmesi ve tarlanın temizlenmesidir. Uygun aletlerle toprak temizlendikten sonra tohumluk yatağı hazırlanır. İlkbaharda yapılan ekimde ortalama tohumluk yatağının ortalama 15 cm derinliğinde olması yeterlidir.
Yüksek verim için genetik açıdan saflığı yüksek olan, dolgun ve havı alınmış tohumların seçilmesi gerekir. Tercih edilen kuru ve sert tohumların çimlenme gücünün yüksek olması önemli bir noktadır. Tohumların içinde kırık çekirdeklerin veya yabancı maddelerin bulunmamasına dikkat edilmelidir.
Pamuk yetiştirmede ekim nöbeti uygulanır; ekim sırasında ise belirli iklim koşullarının sağlanması önemlidir. Nisan-mayıs ayları arasında yaklaşık 15°C ve daha üstünde bir sıcaklığa ulaşan toprak, pamuk ekimi için idealdir. Mibzer yardımıyla ekilen tohumların sıra arası 70-75 cm, tohumların ekim derinliği ise 3-4 cm olmalıdır. Ekimin ardından 5-10 gün sonra çıkış gözlemlenir.
Pamuk Gübreleme, Sulama ve Bakımı Nasıl Yapılmalıdır?
Kaliteli pamuk tohumlarının sağlıklı bir şekilde yetişmesi için gübreleme ve sulama uygulamaları büyük öneme sahiptir. Pamuk bitkisinin yetişme döneminde 400-600 mm aralığında yağış ihtiyacı bulunur. Ancak bitki çoğunlukla kuru iklime sahip olan bölgelerde yetiştirildiği için yağışla su gereksiniminin karşılanması mümkün olmayabilir. Bu noktada belli aralıklarla sulama yapılması gerekir. Karık en çok tercih edilen sulama yöntemlerinden biridir. Tercih edilen sulama tekniği yetiştirme bölgesine göre değişebilir.
Sulama miktarı ve aralığı belirlenirken;
- Yetiştirilen pamuk türü,
- Yağış miktarı,
- Toprağın özellikleri,
- Nem oranı,
- Sıcaklık ve taban suyu yüksekliği dikkate alınır.
Sulamanın zamanı ise toprağın nem durumuna göre belirlenir.
Toprağın analiz edilmesi gübre seçiminde büyük önem taşır. Bu incelemelere göre potasyumlu, azotlu ya da fosforlu gübre kullanılabilir.
Yetiştirme bölgelerindeki yüksek oranda sıcaklık ve nem pamuk hastalıkları riskini artırabilir. Bu nedenle bitki bakımının düzenli olarak yapılması gerekir. Pamuk zararlıları ve hastalıklarından korunmak amacıyla ilaçlama yapılması, bakım rutininin önemli bir aşamasını oluşturur. Yabancı otlarla mücadelede hem ilaçlama hem de çapalama yapılır.
Bazı ekim uygulamalarında tarlaya fazla tohum atılabilir. Bu durumda ise seyreltme işlemi yapılır. Seyretme işleminde hastalıklı ve zayıf olan bitkiler köküyle birlikte topraktan tamamen çıkarılır. Ancak, yüksek verim alabilmek için seyreltmenin tam zamanında yapılması gerekir. Erken seyreltme kurtlanmaya neden olurken, geç kalan seyreltme kökün hasar almasına sebebiyet verebilir.
Pamuk Hasat ve Toplama Süreci Nasıl Olur?
Sulama yöntemleri, yetiştirme bölgesinin iklim koşulları ve ekim dönemine göre pamuğun hasat zamanı farklı olabilir. Genel olarak yaz mevsimi sonunda başlayan hasat, ekim ayının sonuna kadar sürebilir. Elle yapılan hasat 2-3 kez toplanarak gerçekleştirilir. Tarlada açılmış koza oranı yaklaşık %60’a vardıysa 1. el hasada başlanabilir. Ekim ayı içinde 2. el toplama yapılır.
Pamuk hasadı günümüzde modern makinelerle de yapılabilir. Hasat edilen pamuğun yabancı maddelerden ve çekirdeklerden ayrıştırılması için genellikle çırçır makineleri kullanılır. Bu işlemin ardından çiğit ve pamuk lifi elde edilir.
Bitki Gelişim Düzenleyicileri - Hasat Yardımcıları
Kozalar fizyolojik olgunluğa ulaştığı zaman kullanılması gereken Finish Pro*, koza açılmasını hızlandırarak erken ve tek seferde hasat yapılmasına olanak sağlar. Aynı zamanda pamuğu makineli hasada hazırlayan bu pamuk ilacının 175 ml/da dozunda kullanılması ve son uygulamasıyla hasat arasında 7 gün olması gereklidir.
Pamuğun aşırı büyümesinin önüne geçmek için ise Ekvator* kullanılabilir. Bu ilaç tek doz halinde uygulanacağında, yalnızca çiçeklenme başlangıcında ve 40 ml/da dozunda kullanılmalıdır. Eğer ilaç 2 doza bölünecekse ilk uygulama 20 ml/da dozunda ve çiçeklenme başlangıcında, ikinci uygulama ise çiçeklenme doruğunda ve 20 ml/da dozunda yapılmalıdır. İlaç 3 seferde kullanılacağında ise birinci uygulama 15 ml/da dozunda ve taraklanma doruğunda, ikinci uygulama 15 ml/da dozunda ve çiçeklenme başlangıcında, üçüncü uygulama ise 15 ml/da dozunda ve çiçeklenme doruğunda yapılmalıdır.
*Önemli uyarı: Bitki koruma ürünlerini dikkatli kullanınız. Kullanmadan önce mutlaka etiketi ve ürün bilgilerini okuyunuz.
Faydalanılan Kaynaklar:
- Türkiye Tohumcular Birliği